5 Mayıs 2010 Çarşamba

Any Time İlk Seyir. Vira Bismillah.


Bütün işlerimizi tamamladıktan sonra Eşim Nilay Ve Oğlum Can ile kısa bir görev dağılımı yaptık. Tonozu bırakma işi Nilay'ın. Tabi tonoz ipinin batması ile ilgili endişesi var. Görür müyüm? Ya göremezsem...
Can ayak altında dolaşmayacak.
Ben de telsiz anonsundan sonra kıç halatlarını fora edip pontondan ve marinadan çıkacağım.
Netsel Marinayı bilenler bilir. Özellikle C-ponton da puruva puruvaya duran teknelerin arasındaki su yolu dardır. Gözlemlediğim kadarı ile palamar botu gelip pozisyona göre baş omuzlukların birinden yaslanıp tekneleri döndürüyor. Ben bu konuda Any Time'a ve kendime güveniyorum. Ama daha telsiz anonsu bitmeden palamar botu pırr teknenin pruvasında bile.
Herkes işlerini sırası ile yaptıktan sonra ben motora hafif yol veriyorum. Sancak tarafına dönecekken o da ne?? Dümen dönmüyor. Zaten dar olan kanala çıkacakken dümenin kilidini açmamışım. Açılmıyor namussuz. Tekne ilerliyor. Tornistan zamanı diye düşünürken bir anda gevşeyi veriyor dümen...
Tekneyi ve karizmayı çizdirmedik çok şükür...
İnsanın kendi teknesi olunca daha mı heyecanlı oluyor ne ? Neyse ki bundan sonrası yola girdi. Any Time bizi Turunç Büküne kadar götürdü. Motor seyiri ile gittik. Nilay'ın demir atmama talebi ve sadece cenova açalım !!! komutu ile de doğru, Netsel Marinaya. Toplamda 2,5 - 3 saatlik bir seyir ile (koy içinde de yelken seyiri yaparak) dönmüş olduk.
Böylece bizden mutlusu yoktu. Kendimize ait olan teknemiz ile ilk seyirimizi çok keyifli bir şekilde tamamlamış olduk. Zor olanı ise ertesi gün Any Time ile vedalaşmak ve ondan 15 gün ayrı kalmak olacaktı...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder